NEDRET ERSANEL - İyi - Kötü - Çirkin: İkisi Gidiyor, ‘iyiler Kalıyor’!

NEDRET ERSANEL - İyi - Kötü - Çirkin: İkisi Gidiyor, ‘iyiler Kalıyor’!

Yeni Şafak
00:06:20
Link

About this episode

Moskova’da gerçekleşen terör saldırısını kimin yaptığı kriminal bir
tartışmadır. Evvel örneklerden farklı olarak emri kimin verdiği ise
jeopolitik sonuçlar üretecek. Mevcut küresel bağlamla birleştiğinde
maalesef çok tehlikelidir…
Yaşanan vahşetin, yaklaşık 10 yıldır tüm dünyanın üzerinde denge
kurmaya çalıştığı ‘eşiğin aşılması’ olarak ikaz eden çok okuma var.
Ve girdiğimiz kara delik ne yazık ki harikalar diyarına çıkmıyor…
Önce şu DAEŞ meselesini hâl-edelim; vakayı illa bu ipucu üzerinden
incelemek arzusundaysak, ABD’nin Irak ve Suriye’den çekilmesi
spekülasyonlarına bakarak, DAEŞ’in/klonlarının “hâlâ
yaşadığını/döndüğünü” gösterme gayreti olarak çerçevelemek
kâfidir! Fazlası yön kaybettirir. DAEŞ bu eylemi gerçekleştirmiş
olsun veya olmasın önemi yoktur. Sadece ‘cinayet aletini’ tarif etmiş
olursunuz.
ABD-İngiltere-Avrupa başta, saniyesinden itibaren DAEŞ diye
ortalığı yıkanlara rağmen Rusya’nın, ‘emri kim verdi’yi aramasının
anlamı da budur. Esasında soru, ‘kim’i de tarif etmektedir…
Kriminal boyutu olay yeri inceleme uzmanlarına devrettikten sonra,
saldırıyı getiren ‘küresel güncel’i de artık herkesin bildiğini
varsayarak akıl cebimize koyuyoruz. Ve bu olaya özel
“zamanlama”nın tatminkâr izah sunduğunu düşünüyoruz…
SANDIK JEOPOLİTİK GERÇEKLİKLE YÜZLEŞTİRDİ…
Moskova saldırısının birbirine bağlı bir seri nedeni listelenebilir.
Birinci sıra, Rusya seçimlerinin Putin ‘zaferi' ile sonuçlanmasıdır…
Konu ‘sürpriz beklenmesi’ değildir. Sandık; Obama döneminden
başlayarak, yıllar boyunca, Suriye açmazında çökeceği ilan edilen

Rusya’nın, bütün Batı dünyasının birleşerek ve Kiev savaşına
katılarak, “paranın ve istihbaratın tüm baskı türevlerini” de kullanarak
üzerine abandıkları Kremlin/Putin’in olduğu gibi yerinde durduğunu
gösterdi. Üstelik içeriyi de hem halk hem kurumlar özelinde
kışkırttıkları halde. Bu küresel jeopolitikte büyük bir meydan okuma
yaratıyor…