
Bu bölümde Serdar Tuncer, günlük hayattan küçük ama büyük anlamlar taşıyan örneklerle kul hakkını, helal kazancı ve dürüstlüğün kalpteki yerini anlatıyor.Bir pazarda “üç lira için” yapılan bir hilenin, aslında nasıl bir imtihana dönüştüğünü, bir bahçe duvarının gölgesinde bile ahlâkın inceliğini, ve “Aldatan Aldanır” sözünün sadece ticarette değil, hayatta da geçerli olduğunu hatırlatıyor.Helal kazancın bereketini, güvenin zedelenmesinin topluma etkisini ve “kamera değil, kalp lazım” cümlesinin içini dolduran rikkatli bir bakışı zarafetle dile getiriyor.🕊️ Programda Öne Çıkanlar:✨ Kul hakkının görünmeyen yüzü💫 Dürüstlüğün bereketi, hilenin ziyanı🌿 “Aldatan aldanır” gerçeği📿 Rikkat dolu bir gönlün önemi🔥 “Kamera değil, kalp lazım” anlayışıSerdar Tuncer’in kendine has üslubuyla anlattığı bu sohbet,bir kıssanın, bir pazaryerinin ve bir kalbin hikâyesi aslında…İnsanın kendine sorduğu şu soruyu yeniden hatırlatıyor:“Üç lira için, kalbimi kirletmeye değer mi?”👉 Dinlerken hem kalbine dokunacak,hem de gölgeden yürümeyenlerin hikmetine yeniden kulak vereceksin.Gelin, Beraber Yürüyelim...