der ya Kitap Kulübü ile Normal Efsanesi
21 April 2025

der ya Kitap Kulübü ile Normal Efsanesi

Değer Yaratmanın Formülü

About

Kitap Kulübümüzün 51inci buluşmasında Dr.Gabor Maté’nin oğlu Daniel Maté ile kaleme aldığı 'Normal Efsanesi' adlı kitabı konuştuk.

Gabor Maté, Macar asıllı Kanadalı bir hekim, yazar ve travma uzmanı. 1944’te Budapeşte’de Yahudi bir ailenin çocuğu olarak doğmuş, Holokost’un hemen ardından annesiyle birlikte Kanada’ya göç etmiş. Ailesinin Holokost sırasında yaşadığı travmalar, onun özellikle travma, stres ve bağımlılık konularına yönelmesine yol açmış. Maté, bireyin duygusal geçmişini ve toplumsal bağlamını merkeze alan bütüncül sağlık anlayışıyla tanınır.

Maté, modern yaşamın “normal” kabul edilen biçimlerinin aslında bireylerde kronik stres, travma ve hastalıklara yol açtığını savunuyor. Özellikle çocuklukta başlayan duygusal yaraların, güvenli bağlanma eksikliğiyle birlikte kalıcı izler bıraktığını belirtiyor.

Maté, bastırılmış duyguların bağışıklık sistemi üzerinde yıkıcı etkiler yarattığını ve pek çok hastalığın temelinde bu stresin yattığını vurguluyor. İyileşmenin ise, kişinin doğasıyla yeniden bağlantı kurması ve bilinçli farkındalık yoluyla kendi özüne dönmesiyle mümkün olabileceğini söylüyor.

Biz de son dönemde okuduğumuz kitaplarda hep bu sistem kaynaklı sorunlara dikkat çekildiğini görüyoruz. Bireyler olarak kendimizi suçlamanın da bir sınırı var, bütün sistem bizi eksikliklerimizi gözümüze sokarak tüketerek tamamlanmaya zorlarken, bizi biz yapan üretimden uzaklaşıyoruz, alışveriş merkezlerine, telefonlara, ekranlara gömülüyoruz. Doğadan, sahici sosyalleşmeden, paylaşmadan uzaklaşıyoruz.

Dr. Agah Aydın’ı kitap hakkında araştırma yaparken tesadüfen keşfettim ama üyelerimiz arasında epey seveni varmış. O da 12 yıl önce yayınlanmış bir videoda profesyonellik diye sunulan kavramın duyarsızlaştırma ve ahlaksızlık olduğunu iddia ediyor. Yani insani olandan uzaklaşmanın, duygusuzlaşmanın şiddet olarak geri döndüğünü anlatıyor, bu çalışma düzeninin sürdürülemeyeceğini söylüyor, “belki 20 yıl, belki 30 yıl gider” diyor. Biz de kendisine katılıyoruz sanırım, bugün iş yaşamı on yıl öncesine göre daha karanlıksa, yeni bir güne daha yakın olduğumuza inanmak istiyorum.

(02:37) Yasemin Karakaya, (10:25) Bengü İlhan, (11:47) Alim Küçükpehlivan, (14:12) Mürsel Çavuş, (17:23) Suat Soy, (20:28) Betül Akan, (23:32) Dilek Geçit, (28:25) Aydan İrem Sungur, (32:50) Hatice Ergüven Doydum.

Support the show